Uzaktan Eğitimin Çocuklara Verebileceği Zararlar Nelerdir?
Malumunuz aylardır devam eden ve de edecek gibi görünen Covid-19 pandemisi nedeniyle okullarımız açılamadı. 21 Eylül tarihi belirlenmiş olsa da mevcut vaka sayıları ve bu sayılardaki artış bu durumun pek de mümkün olamayacağını işaret ediyor. Bir süredir özel okullar ekran aracılı telafi dersleri yapmakta ve devlet kurumları da televizyon ekranlarından eğitime başladı. Nisan ve Mayıs aylarında çocuklarımızın sokağa çıkma yasağı olduğu dönemlerde de eğitimin devam ettirilebilmesi için aynı çözüm uygulanmıştı. Tabiki o dönem salgının yaz aylarında hafifleyip biteceğini ya da aşı çalışmalarının bir sonuca ulaşacağını düşünüyorduk hepimiz. Ancak durum böyle olmadı ve salgın bütün dünya da kontrolden çıktı.
Yıllardır biz çocuk hekimleri, hastalarımız olan çocuklar ve ebeveynlerimize, ekrandan uzak durulması gerektiğini, telefon, televizyon ve tablet (3T) aşırı kullanımının bazı nörolojik ve psikolojik sorunları alevlendirdiğini söyler dururuz. Pandemi ile birlikte ise durum tersine döndü ve eğitimin ekran karşısında yapılması nedeniyle çocuklarımıza zamanında yasakladığımız 3T’nin karşısına daha uzun süre oturup derslerine odaklanmaları gerektiğini söyler hale geldik. Tabiki pandemi nedeniyle sosyal özgürlükleri kısıtlanan çocuklarımızda bu duruma alışamadılar.
Özel okulların tutumu ise tam bir akıl tutulması örneği, velilerden alınan ücretlerin iade edilmemesi ya da böyle bir talebe mahal vermemek adına beden eğitimi ve görsel sanatlar dersleri dahil ekran üzerinden yapılma çabasındalar. Üzerine bir de zaten okula para ödedik o zaman ekran aracılı derslerin süresi ve ders sayısı daha da artırılsın diyen velilerde eklenince olan yine her zamanki gibi çocuklarımıza oldu.
Altını bir kez daha kalın harflerle çizmekte fayda vardır diyerek özellikle Milli Eğitim Bakanlığı’mız, özel okul yöneticileri ve velilere çocuklarımız adına seslenmek istiyorum. Ekran karşısında geçirilen süreler uzadıkça dikkat eksikliği, hırçınlık, tik bozuklukları, uyku bozuklukları gibi psikolojik sorunlar, baş ağrısı, epilepsi nöbetleri gibi birçok nörolojik hastalıklar artacaktır. Pandemi döneminde daha önceden planlanmış müfredat içeriğini birebir uygulamak yerine zorunlu alınması uygun görülen derslerin, daha öz, kısa ve evde hali hazırda bulunan kitaplardan ödevler verilerek gerçekleştirilmesi, çocuklarımızın ekran karşısında geçirdikleri uzatmak yerine mümkün olan en kısa sürede eğitimlerinin gerçekleştirilmesinin hedeflenmesi gerekmektedir.