Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, belirtileri çocukluk çağında başlayan ve etkileri yaşam boyu sürebilen bir hastalıktır. Çocukluk çağında %8-10 oranında görülmektedir. Genellikle okul başlangıcı sonrası fark edilen hiperaktivite ve dikkat eksikliği bulguları ile uzman hekimlere yönlendirilmektedirler. Yerinde oturamayan, arkadaşları ile uyum sorunları yaşayan, tehlikelerden korkmayan ve bu nedenle kendine zarar verebilen çocuklardır. Ders çalışırken masada uzun süre oturamaz ve yeterince konsantre olamazlar bu nedenle zeka düzeyleri yeterli olsa bile akademik başarıları sınırlı kalabilmektedir. Yaş ilerledikçe hiperaktivite ve dürtüsellik bulgularında azalmak görülmektedir. Zamanında tedavi edilmeyen dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu olan olguların ileriki yaşamlarında iş ve evlilik hayatlarında başarısızlıklar sık görülmektedir.

Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu düşünülen olgularda mutlaka detaylı bir nörolojik değerlendirme yapılmalıdır, zira bazı epilepsi olgularında gelişen farkındalık azalması yanlışlıkla dikkat eksikliği olarak yorumlanmakta ve yanlış tanı konulmasına neden olmaktadır. Epilepsi tanısıyla izlenen olgularda ise gerek epilepsi varlığı gereksede uygulanan epilepsi ilaçları dolayısıyla dikkat eksikliği sıklığı %50’lere ulaşmaktadır.

Dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu bulgularının erken saptanması önemlidir. Detaylı nörolojik değerlendirme ile eşlik eden epilepsi gibi hastalıkların dışlanması ve uygun tedavi ile çocuklarımızın hem akademik başarıları hem de gelecekte iş ve evlilik hayatlarında yaşayabilecekleri olumsuzlukların önüne geçilmesi mümkündür.